2 Ekim 2022 Dünya Yürüyüş Günü
Her geçen gün oturarak her zamankinden
daha fazla zaman geçiriyoruz. İş yerinde, işe giderken veya evde bilgisayar
karşısında olsun, bu hareketsiz yaşam tarzı sağlığımızı olumsuz etkiliyor.
Çalışmalar “oturmanın yeni sigara içmek olduğunu” hatta yaşam süresini daha
olumsuz şekilde etkilediğini gösteriyor.
Uluslararası Herkes İçin Spor
Federasyonu (TAFISA) tarafından 1991 yılında başlatılan Dünya Yürüyüş Günü,
fiziksel olarak aktif olmanın ve fiziksel hareketsizliğin küresel krizine karşı
basit ve eğlenceli bir kutlama yöntemi sağlamaktadır. Ülkeler kutlama için
farklı günler de belirleyebilmekte ise de otuz yılı aşkın bir süredir, yüz
altmıştan fazla ülkeden gelen milyonlarca insan, Ekim ayının ilk Pazar gününü
“Dünya Yürüyüş Günü”ne dönüştürerek birlikte yürümeyi alışkanlık haline
getirdi. Amerikan Kalp Derneği ise, Nisan ayının ilk Çarşambasını Ulusal
Yürüyüş Günü ilan ederek herhangi bir ekipmana ihtiyaç duymadan rahat
ayakkabılarınızı giyip 30 dakika yürüyerek bugünün kutlanabileceğini
duyurmaktadır.
Dünya Yürüyüş Günü etkinlikleri ile
gündelik hayatımızın içine fiziksel aktiviteyi entegre etmeyi teşvik etmek
amaçlanmaktadır. Günümüzde fiziksel aktivitenin sağlık için öneminin yeterince
anlaşılamaması ve teknolojideki gelişmeler ile yaşam koşullarının kolaylaşması
giderek daha hareketsiz bir yaşam tarzının benimsenmesi ile toplumda obezite,
kalp-damar hastalıkları, hipertansiyon, diyabet, osteoporoz gibi kronik
hastalıkların görülme sıklığını artırmıştır.
Fiziksel Aktivite ve Sağlık
Fiziksel aktivite bedensel, ruhsal ve
sosyal sağlığın korunması ve iyileştirilmesi açısından da büyük bir öneme
sahiptir. Günlük yaşamı mümkün oldukça aktif geçirmek sağlıklı bir yaşam için
atılacak ilk adımdır. Düzenli yapılan fiziksel aktivitenin farklı yaş
gruplarındaki insanların sağlığına aşağıda sıralanan başlıklarda büyük
katkıları olmaktadır.
- Vücut sistemlerini
(kas-iskelet, bağışıklık, kardiyo-pulmoner vb.) düzenler ve iyileştirir,
- Fiziksel uygunluğu geliştirir,
- Kronik hastalık (diyabet, hipertansiyon,
kanser, kardiyo-vasküler hastalılar vb.) riskini azaltır,
- Kilo kontrolünü sağlar,
- İmmün sistem üzerine olumlu
etkiler yapar,
- Duygu durumu olumlu etkileyerek
genel iyilik halini artırır,
- Kognitif fonksiyonu geliştirir.
Fiziksel aktivite vücut direncinin
artarak enfeksiyonlara karşı koruma geliştirilmesine katkı sağlayabilmektedir.
Fiziksel olarak aktif olmayanlarda enfeksiyon görülme olasılığı düzenli
fiziksel aktivite yapanlara göre daha fazladır. Tüm dünyada olduğu gibi
ülkemizde de devam eden pandemi sürecinde güçlü bir bağışık sistemine sahip
olmak oldukça önemlidir. Bağışıklık sistemini destekleyen önemli etmenlerden
biri de fiziksel olarak aktif bir yaşam sürmektir.
Yürüyüş yapmak ise tüm yaştaki bireyler için en yaygın ve kolay uygulanabilen
dayanıklılık (aerobik) aktivitesidir. Dayanıklılık aktiviteleri vücudumuzun
oksijeni kullanma kapasitesini arttıran, büyük kas gruplarının dinamik ve
ritmik olarak çalıştığı aktivitelerdir. İçinde bulunduğumuz süreçte sosyal
mesafeyi koruyarak bireysel olarak yapacağımız yürüyüş aktivitesi fiziksel ve
ruhsal açıdan sağlığımızı destekleyeceği gibi pandemi sürecinde kendimizin ve
toplumun sağlığını riske atmadan yapabileceğimiz ideal bir aktivitedir.
Toplumun büyük bir çoğunluğunda fiziksel
aktivite, “spor” kelimesi ile eşanlamlı olarak algılanmaktadır. Oysa fiziksel
aktivite, günlük yaşam içinde kas ve eklemlerin kullanılarak enerji harcaması
ile gerçekleşen, kalp ve solunum hızını artıran ve farklı şiddetlerde
yorgunlukla sonuçlanan aktiviteler olarak tanımlanmaktadır. Bu kapsamda spor
aktivitelerinin yanı sıra egzersiz, oyun ve gün içinde yapılan çeşitli
aktiviteler de fiziksel aktivite olarak kabul edilmektedir.
Fiziksel aktivitenin sağlığın koruyucu
ve geliştirici etkisinin görülebilmesi için günlük aktivitelerin yanı sıra
yetişkin yaş grubunda haftanın 5 (beş) günü en az 30 dakika; 5-17 yaş grubu
için ise günde en az 60 dakika orta şiddette fiziksel aktivite
yapılmalıdır.
- Orta şiddette fiziksel
aktivite, solunum veya kalp atış hızında küçük artışlara neden olan orta
düzeyde fiziksel efor gerektiren fiziksel aktivitedir. Bunu şu şekilde
tanımlayabiliriz; yapılan aktivite esnasında kişi konuşabilir fakat şarkı
söyleyemez. Tempolu yürüyüş bu aktivitelere en iyi örneklerden birisidir.
Fiziksel aktiviteyi yaşam biçimi haline
getirmemizde yürüyüş önemlidir. Çünkü:
- Yürüyüşü günlük aktiviteleriniz
içerisine kolayca yerleştirebilirsiniz.
- Yürüyüş yapmak için ayrıca bir
alet veya özel hazırlık gerekmez.
- Gün içerisinde toplu taşım
aracı kullanıyorsanız ineceğiniz yerden bir–iki durak önce inip
yürüyebilir veya arabanızı gideceğiniz yerin önüne değil birkaç sokak
uzağa park ederek gideceğiniz yere yürüyebilirsiniz.
- Size en yakın belediyelere ait
yürüyüş yollarından veya Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’ne ait spor
tesislerinden faydalanabilirsiniz.